Ayşe ve Fatma İyilik Yolculuğunda
Ayşe ve Fatma, iyiliksever ve yardımsever iki kız kardeştir. Bir gün, yaşlıları ziyaret edip onlara destek olma kararı alarak gönüllerini hoş ederler. Daha sonra, köydeki çocuklara kitaplar alıp onlara okuma yazma öğretirler ve yardımlaşmayı anlatırlar. İhtiyaç sahibi bir aileye yemek götürerek, hem onları sevindirir hem de Allah’ın rızasını kazanmaya çalışırlar. Yaptıkları iyiliklerle köyde sevilen ve örnek alınan insanlar olurlar. Hayatları boyunca Allah’a yönelip, O’nun rızasını kazanmayı amaçlarlar.
![Ayşe ve Fatma İyilik Yolculuğunda 10 Ayşe ve Fatma İyilik Yolculuğunda](https://masalda.com/wp-content/uploads/2025/01/Ayse-ve-Fatma-Iyilik-Yolculugunda-780x470.jpg)
Ayşe ve Fatma İyilik Yolculuğunda
Bir zamanlar, güzel bir köyde Ayşe ve Fatma adında iki kız kardeş yaşarmış. Ayşe, büyük ve akıllı, Fatma ise küçük ve neşeliymiş. Ancak her ikisi de birbirlerinden çok farklı olsa da, kalplerindeki iyilik ve yardımseverlik duygusu onları bir arada tutan en güçlü bağmış. Kız kardeşlerin en güzel özelliği, her zaman Allah‘ın rızasını gözeterek, insanlara iyilik yapmayı en büyük görevleri saymalarıymış.
Bir sabah Ayşe, köyün başında bulunan küçük bir çeşmenin başında su taşırken, Fatma yanına gelmiş ve gülümseyerek ona şöyle demiş:
“Abla, bugün de Allah’a ne güzel ibadet edebiliriz? Bugün başkalarına nasıl iyilik yapabiliriz?”
Ayşe, başını kaldırıp Fatma’ya bakarak gözlerinde bir parıltı gördü. “Bugün, köyümüzdeki ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için bir şeyler yapmalıyız. Hem senin gibi neşeli birinin bu konuda fikri önemli olur,” dedi.
Fatma bir süre düşündü ve sonra gözleri parlayarak şöyle söyledi: “O zaman köydeki yaşlıları ziyaret edelim, abla. Onlara güzel sözler söyleyip, zor zamanlarında yanlarında olalım. Belki onlara yardımcı olmak için başka bir şeyler de yapabiliriz.”
Ayşe gülümsedi. “Harika bir fikir, Fatma! O zaman hemen işe koyulalım.”
İki kız kardeş, köydeki yaşlıların evlerine doğru yola çıktılar. Evlerinin kapısını çaldıklarında, yaşlı kadınlar onları sevinçle karşıladılar. Ayşe ve Fatma, her birine merhametle yaklaşarak onların gönlünü aldılar. Bir süre sohbet edip dua ettiler, ardından her birine yardım edebilecekleri bir şey olup olmadığını sordular.
Fatma, yaşlı kadınların gözlerindeki neşeyi görünce, “Her zaman ihtiyaç duyduğunuzda yanınızda olacağız, inşallah. Allah bizlere güç versin ki, sizlere yardımcı olalım,” dedi.
Ayşe ise şunu ekledi: “Rabbim, bizim gibi gençlerin, yaşlıların da kalplerini hoş tutmasını ve onlara yardım etmeyi nasip etsin.”
Yaşlı kadınlar dua edip, kız kardeşlere teşekkür ettiler. Ayşe ve Fatma, bu ziyaretin ardından, köydeki diğer insanlara da yardım etmeyi düşünmeye başladılar. Ertesi gün, Fatma bir fikri daha paylaştı:
“Abla, köydeki çocukları da unutmamalıyız. Onlara kitaplar alıp, okuma yazma öğretebiliriz. Hem çocuklarımıza hem de köyümüzdeki diğer insanlara faydalı olabiliriz.”
Ayşe başını sallayarak, “Gerçekten de çok güzel bir düşünce, Fatma. Hadi o zaman, kitaplar alıp köydeki çocuklara ders verelim.”
Kız kardeşler, köydeki tüm çocuklara ulaşabilmek için çabalarını iki katına çıkardılar. Her gün, sabah erken saatlerde başlayan dersler, akşamları sona eriyordu. Ayşe ve Fatma, okuma yazma öğretmenin yanı sıra, küçük çocuklara güzel ahlakı, sabrı ve paylaşmayı da anlatıyordu. Çocuklar, onların anlattığı hikayeleri büyük bir dikkatle dinliyor ve birbirlerine yardımlaşmanın ne kadar önemli olduğunu öğreniyorlardı.
Bir gün, köydeki ihtiyacı olan bir aileye yemek göndermek isteyen Ayşe, Fatma’ya şöyle dedi: “Bugün de bu aileye yemek götürmemiz lazım. Onlar zor durumdalar, Fatma. Birlikte hazırlayalım.”
Fatma, heyecanla “Evet abla, onlara Allah’ın izniyle en güzel yemeği yapalım. Hem Allah’ın rızasını kazanırız, hem de onlara yardımcı oluruz,” dedi.
İki kız kardeş, köydeki fakir ailenin kapısını çaldıklarında, o ailenin yüzündeki minnettarlık ve mutluluk, onların kalplerini çok mutlu etti. Ayşe ve Fatma, yardımlarını sunduktan sonra, duayı da ihmal etmeden, “Allah, bu aileyi korusun ve onlara güç versin,” diyerek evlerinden ayrıldılar.
Zamanla Ayşe ve Fatma, köyde herkesin tanıdığı, sevdiği ve yardımseverlikleriyle örnek aldıkları iki genç kız oldular. Hem yaşlılara, hem çocuklara, hem de fakir ailelere her zaman yardımcı oldular. Allah’ın rızası için yaptıkları bu iyilikler, köydeki herkesin kalbinde iz bıraktı. Ayşe ve Fatma, köylerindeki insanlara sadece maddi yardımlar yapmakla kalmadılar, aynı zamanda onlara moral verdiler, umut oldular ve onların Allah’a yakın olabilmeleri için dua ettiler.
Bir gün, köyün en bilge kadını olan Zeynep Teyze, Ayşe ve Fatma’ya şöyle dedi:
“Evlatlarım, sizlerin yaptığınız iyilikler çok değerli. Ama unutmayın ki, asıl önemli olan Allah’a samimi bir şekilde yönelmek ve sadece O’ndan yardım dilemektir. Allah’a güvenin ve sadece O’nun rızasını kazanmak için çalışın. Allah, kullarına her zaman yardım eder.”
Ayşe ve Fatma, Zeynep Teyze’nin bu sözlerini içselleştirerek, hayatlarında her zaman Allah’ın rızasını kazanmaya odaklandılar. Gözlerindeki ışık hiç sönmedi, kalplerindeki sevgi ve iyilik ise her geçen gün arttı.
Ve her zaman olduğu gibi, Ayşe ve Fatma’nın iyilik yolculuğu devam etti. Allah’ın izniyle, köydeki insanlara iyilik yapmak, başkalarına yardım etmek ve kalpten dua etmek onların en büyük mutluluğuydu. Onlar, Allah’ın rızasını kazanarak, dünya ve ahirette en güzel ödülleri almayı hedefliyorlardı.
Evet çocuklar, masalımız burada bitiyor. Siz de Dini Hikayeler kategorisinde bir masal yazıp bize gönderebilirsiniz. Göndereceğiniz masallar sayesinde binlerce çocuk masal okuyarak uykuya dalacak.
![Ayşe ve Fatma İyilik Yolculuğunda 11 Ayse ve Fatma Iyilik Yolculugunda 2](https://masalda.com/wp-content/uploads/2025/01/Ayse-ve-Fatma-Iyilik-Yolculugunda-2.jpg)