Gökkuşağı Ormanı ve Renkli Yıldızlar

Bir zamanlar, yeşilliklerle dolu, uçsuz bucaksız bir orman varmış. Bu orman, Gökkuşağı Ormanı olarak bilinir ve her ağaç, çiçek, yaprak farklı renklerde parıldarmış. Her mevsim, ormanın renkleri değişir, bir başka güzel olurmuş. Baharda mor çiçekler açar, yazın sarı yapraklar rüzgarla savrulurken, sonbaharda turuncu ve kırmızı tonları her yere yayılırmış. Kışın ise bembeyaz karlar, tüm ormanı sarmalar, her şey masalsı bir hale gelirmiş.

Gökkuşağı Ormanı’nın içinde, altın sarısı parlayan küçük bir ev varmış. Bu evde, minik bir tavşan yaşarmış. Tavşanın adı Maviymiş. Mavi, gökyüzünün ve denizin mavisini çok severmiş. O kadar ki, mavi renkli her şeyi toplar, her sabah güneş doğarken gökyüzüne bakıp “Bugün yeni bir macera olacak!” dermiş.

Bir gün, ormanın en yüksek ağacının tepe noktasında bir şey parıldamış. Mavi, hemen oraya gitmeye karar vermiş. Hızla ormanın derinliklerine doğru koşarken, ağaçların dallarından sabah güneşi sızıyor, ormanın her köşesinde cıvıl cıvıl kuşlar şarkılar söylüyormuş. Mavi, hızla ilerlerken minik bir kaplumbağa ile karşılaşmış. Kaplumbağanın adı Yavaş’mış. Yavaş, yavaş yavaş yürüyen ama her zaman sakin ve dikkatli olan bir kaplumbağa imiş.

“Günaydın Mavi!” demiş Yavaş. “Nereye gidiyorsun böyle telaşla?”

Mavi, gülümsemiş ve parıldayan ağaç tepelerini işaret etmiş. “O kadar güzel bir şey gördüm ki! Ormanın en yüksek ağacında bir ışık parlıyor! Bunu görmek için hemen gitmem gerek!”

Yavaş, Mavi’nin heyecanını görünce biraz düşündükten sonra, “Ben de gelirim,” demiş. “Ama ben yavaş yürürüm, sen önce git, sonra birlikte keşfederiz.”

Mavi, hızla ormanın derinliklerine doğru koşmuş, Yavaş ise yavaşça takip etmiş. Ormanın bir köşesinden diğerine geçerken, Mavi birçok hayvanla karşılaşmış: minik fareler, zıp zıp zıplayan tavşanlar, gökyüzünde süzülen kuşlar… Hepsi de ormanın güzellikleri hakkında sohbet ediyormuş.

Nihayet, en yüksek ağacın altına gelmişler. Ağacın tepesinde gerçekten de bir ışık parlıyormuş. Ama bu ışık, bir yıldız gibi parlıyor ve o kadar güzel bir renk yayıyor ki, Mavi gözlerini kırpmadan bakmaya başlamış.

Mavi, “Bu ışık ne olabilir?” diye mırıldanmış. Yavaş da bakmış, “Bilmiyorum, ama çok özel bir şey olmalı,” demiş.

O sırada, ağaçtan bir ses gelmiş: “Hoş geldiniz! Ben, Gökkuşağı Ormanı’nın renkli yıldızıyım. Her gecede, ormanın farklı bir köşesinde bir yıldız belirir. Benim görevim, ormanı aydınlatmak ve tüm renkleri en parlak şekilde göstermek. Ama bu gece, benimle birlikte bir macera yaşamak isteyen var mı?”

Mavi ve Yavaş birbirlerine bakmışlar. Mavi hemen, “Ben hazırım!” demiş. Yavaş ise biraz tereddüt etmiş, ama sonra “Ben de!” demiş.

Gökkuşağı Ormanı’nın renkli yıldızı, birden parlayarak gökyüzüne doğru yükselmiş. Yıldızın etrafında, rengarenk ışıklar belirmiş. Bir anda Mavi ve Yavaş, kendilerini havada süzülen bir ışık yolunun üstünde bulmuşlar.

Yıldız, “Bugün, Gökkuşağı Ormanı’na yeni renkler ekleyeceğiz! Her biriniz, ormanın en sevdiğiniz rengini seçin ve onu büyütün. O zaman, renkli yıldızlar bu gece gökyüzünde daha parlak olacak!”

Mavi hemen mavi rengini seçmiş ve bir avuç mavi toprak alıp gökyüzüne doğru atmış. Yavaş ise yeşil rengi seçmiş ve yeşil yaprakları havaya salmış. Havadar bir alan yaratmışlar ve ormanın her tarafı, ışıklar içinde parlamaya başlamış.

Renkli yıldız, onların başarılarını görünce gülümsemiş: “Harika! Şimdi, bu renkler Gökkuşağı Ormanı’na yeni bir ışık verecek. Ama unutmayın, her renk farklı bir duyguyu, farklı bir güzelliği simgeler. Kırmızı cesareti, sarı neşeyi, mor huzuru, yeşil doğayı… Ve mavi, her zaman huzur verir, güveni hatırlatır.”

Mavi ve Yavaş, bu sıradışı maceranın sonunda geri dönmeye karar vermişler. Gökkuşağı Ormanı’na tekrar geldiklerinde, ormanın her köşesinde yeni renkler parlamaya başlamış. Birçok hayvan, bu renkleri görmek için dışarı çıkmış ve her biri çok mutlu olmuş. Yıldız, son olarak, “Bu renkler hep sizinle olacak, her zaman görebileceksiniz,” demiş.

Mavi ve Yavaş, bu büyülü anı hatırlayarak birbirlerine bakmışlar. Gökyüzünde yıldızlar parıldarken, ormanın her köşesinde renkler dans etmeye devam etmiş.

Ve o günden sonra, Gökkuşağı Ormanı’na her gittiğinde, Mavi ve Yavaş, oradaki tüm renklerin içinde kendi duygularını bulmuşlar. Onlar için her renk bir anı, bir hatıra olmuş.

Ve Gökkuşağı Ormanı her zaman mutlu ve parlak olmuş, çünkü orada her renk, her canlı, her an bir arada parlamış.

Evet çocuklar, masalımız burada bitiyor. Siz de Bebek Masalları kategorisinde bir masal yazıp bize gönderebilirsiniz. Göndereceğiniz masallar sayesinde binlerce çocuk masal okuyarak uykuya dalacak.