Gamze ve Akıllı Kaplumbağa
Gamze, ormanda hayvanlarla vakit geçiren neşeli bir kızdı. Bir gün, hayvanlar arasında bir yarış düzenlendi ve Gamze, yavaş olmasına rağmen kaplumbağanın da katılmasını istedi. Tavşan ve sincaplar hızla öne geçti, ancak kaplumbağa azim ve sabırla ilerledi. Tavşan dinlenirken kaplumbağa yarışı kazandı ve herkese sabrın ve kararlılığın önemini gösterdi. Gamze ve hayvanlar, hızdan çok azmin değerli olduğunu öğrendi.
Gamze ve Akıllı Kaplumbağa
Bir zamanlar, yemyeşil çimenlerle kaplı bir ormanın derinliklerinde, küçük bir köy vardı. Bu köyde, Gamze adında, neşeli ve meraklı bir kız çocuğu yaşardı. Gamze’nin en sevdiği şey, ormandaki hayvanlarla vakit geçirmekti. Özellikle tavşanlar, sincaplar, kuşlar ve kaplumbağalarla oynamayı çok severdi. Gamze’nin ormanla kurduğu özel bir bağ vardı. Her sabah, annesi ona kahvaltıyı hazırlarken, o da ormana doğru koşar, oradaki dostlarıyla eğlenceli oyunlar oynardı.
Bir sabah, Gamze yine ormanda dolaşmaya başlamıştı. Güzel havayı soluyarak yürürken, birden tavşanlar ve sincaplar koşarak etrafında dönmeye başladılar. “Bugün ne yapalım?” diye sordu Gamze, neşeyle. Hayvanlar hemen cevap verdiler: “Bugün yarış yapalım! Herkes en hızlı koşan kim diye bakalım.”
Gamze, hayvanların bu önerisini sevdi. “Hadi o zaman!” dedi ve herkesin hazır olmasını bekledi. Yarış için bir çizgi çizecek ve herkes orada başlangıç yapacaktı. Birkaç dakika içinde, ormandaki bütün hayvanlar hazır oldular. Ama yarışa başlamadan önce, birden Gamze’nin aklına bir şey geldi. Ormanın en ağır ve en yavaş hayvanı olan kaplumbağayı düşündü.
“Bir dakika!” dedi Gamze, hemen etrafındaki hayvanları durdurarak. “Kaplumbağayı unutmayalım. Onun da yarışa katılmasını istiyorum.”
Herkes şaşkınlıkla Gamze’ye bakmaya başladı. Tavşan hemen atıldı: “Kaplumbağa yarışa katılamaz, o çok yavaş! Hızlı bir yarışta nasıl kazanabilir ki?”
Gamze, tavşanın bu söylediklerini duydu ama hala kararlıydı. “Bence kaplumbağa da yarışmalı. Herkesin eşit şansı olmalı!” dedi.
Bütün hayvanlar Gamze’nin kararı karşısında sessiz kaldılar. O kadar hızla koşmaya alışmışlardı ki, kaplumbağanın onlarla yarışması bir hayli zor göründü. Ama Gamze, kaplumbağaya meydan okuma fırsatını vermek istiyordu.
“Gel, kaplumbağa, sen de yarışa katıl. Bu, sadece hızla ilgili bir şey değil, aynı zamanda azimle de ilgili,” dedi Gamze.
Kaplumbağa, sakin ve ağır adımlarla yaklaşarak Gamze’ye bakarak gülümsedi. “Hadi bakalım, yarışmak çok eğlenceli olabilir,” dedi ve yavaşça başlangıç çizgisine yerleşti.
Yarış başladı. Tavşan ve sincaplar hemen hızla koşmaya başladılar. Hızlı bir şekilde ormanın derinliklerine doğru ilerlediler. Gamze ise kaplumbağayı cesaretlendirerek, “Sen de en iyisini yapabilirsin!” diye bağırıyordu.
Kaplumbağa, yavaş ama kararlı adımlarla ilerlemeye devam etti. Tavşan ve sincaplar çoktan yarışı kazanmış gibi gözüküyorlardı. Ama Gamze, kaplumbağayı hep destekliyor ve cesaretlendiriyordu.
Bir süre sonra, tavşan ve sincaplar, yarışı çoktan bitirip, ormanın diğer tarafında oyun oynamaya başladılar. Tavşan biraz dinlenmek için bir ağacın altına oturdu. Sincap da biraz eğlenmek için ağaçlarda zıplıyordu. Ama Gamze ve kaplumbağa, yavaş ama kararlı bir şekilde ilerlemeye devam ettiler.
Tavşan, kaplumbağanın hala yarışta olduğunu görünce gülmeye başladı. “Hah! Görünüşe göre o hâlâ yarışıyor! O kadar yavaş ki, biz çoktan kazandık,” dedi tavşan, gururlanarak.
Ancak, tavşan dinlenmeye devam ederken bir şey fark etti: Zihni başka yere gitmeye başlamıştı. Bir süre sonra gözleri ağırlaşmaya başladı. “Biraz dinleneyim,” diye düşündü ve bir ağacın dibine yattı.
Gamze, kaplumbağayı izlerken ne kadar azimli olduğunu gördü. Kaplumbağa, yarışa katılan herkesin çok hızlı olduğunun farkındaydı, ancak o hız değil, azimle yarışmayı tercih ediyordu. O, her adımını sabırla ve kararlılıkla atıyordu.
Bir süre sonra, tavşan uyuyakalmıştı. Gamze, onu fark etti ama hiçbir şey söylemedi. Kaplumbağa ise ilerlemeye devam etti. Adımları sabırlıydı, ama her biri ilerledikçe ormanın derinliklerine yaklaşıyordu. Sonunda, o kadar yavaş ama emin adımlarla ilerledi ki, tavşanı geçti ve yarışı bitirmek üzereydi.
Gamze, kaplumbağanın bitiş çizgisine yaklaşırken, “Başardın! İşte bu, gerçekten büyük bir başarı!” diye bağırdı.
Tavşan uyandığında, yarışın bitiş çizgisine baktı ve ne göreceğini hayal edemezdi. Kaplumbağa, yavaş ama azimle, yarışın bitiş çizgisine ilk ulaşan oldu. Tavşan, şaşkınlık içinde kaplumbağayı tebrik etti.
“Nasıl yaptın?” diye sordu tavşan. “Sen çok yavaşsın ama nasıl kazandın?”
Kaplumbağa, yavaşça gülümsedi ve tavşana cevap verdi: “Azim ve sabır, seni her zaman hedefine ulaştırır. Koşarken çok hızlı olabilirsin, ama eğer bir an bile durup dinlenmeye başlarsan, o hedefi kaybedebilirsin. Ben hep adım adım ilerledim, yorulmadım ve sonunda kazandım.”
Gamze de çok mutlu olmuştu. “İşte, bazen hız değil, azim ve kararlılık önemli olan,” dedi.
O günden sonra, Gamze ve tavşan, kaplumbağanın azmini ve sabrını hep hatırladılar. Her zaman acele etmemek gerektiğini ve önemli olanın sabırla ilerlemek olduğunu öğrendiler.
Hikayenin Mesajı: Hız ve başarı bazen yanıltıcı olabilir. Azim, sabır ve kararlılıkla ilerlemek her zaman en doğru yoldur. Başarı, sabırlı ve dikkatli adımlarla gelir.
Evet çocuklar, masalımız burada bitiyor. Siz de Ezop Masalları kategorisinde bir masal yazıp bize gönderebilirsiniz. Göndereceğiniz masallar sayesinde binlerce çocuk masal okuyarak uykuya dalacak.